Vesayetin tamamen ortadan kaldırılmasını istiyoruz
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın Akşam gazetesinin sorularını cevaplandırdı. Yalçın, "Vesayetin tamamen ortadan kaldırılması için 16 Nisan önemli bir tarih" dedi.
Bir milyon üyesiyle Türkiye’nin en büyük emek hareketi olan Memur-Sen başlattığı “Memur-Sen’e Davet, Tercihimiz evet” kampanyası çerçevesinde 81 ilde çalışmalar yürütüyor. Çalışmalar kapsamında Genel Başkan Ali Yalçın’ın Akşam gazetesine verdiği röportajı şöyle:
*Neden "Evet"?
Birilerinin aksine biz, bu paketin, şekil itibariyle olmasa da öz itibariyle emek alanını hem doğrudan hem de dolaylı olarak ilgilendiren bir niteliğe sahip olduğunu düşünüyoruz.
Emek tarafının, koalisyonlar döneminde çok büyük sıkıntılar çektiğini hepimiz biliyoruz. Bir gecede alım gücünün nasıl düşürüldüğünü, hatta nasıl yok edildiğini hep birlikte yaşadık. Bırakın kazanımları, elimizdekini bile alıp götürdü istikrarsız yönetim. Bugünkü paket, bize istikrar vaat ediyor. Biraz önce resmini çizdiğim gibi istikrarsız dönemlerde kazanımlarımızı kaybediyoruz. Bu yüzden uzun erimli, istikrarlı hükümetlere ihtiyacımız var. Yönetimde istikrar büyüme demek. Büyüme ekmeğin büyümesi emeğin değerinin artması demek. Ona göre de büyük pastadan büyük pay alacak insanımız. Öte yandan bu sistem hızlı karar alma sürecinin önünü açacak. Hızlı karar alma da üretim sürecinin de önündeki engeller en azından bir kısmıyla kalkacaktır.
*Memur-Sen olarak nasıl bir kampanya yürütüyorsunuz?
Kampanyamızın iki ayağı var. Birincisi, Güçlü Türkiye’nin Güçlü sendikası noktasında, kamu görevlilerini konfederasyonumuza davet ediyoruz. Hedefimiz en az 1 milyon 111 bin 111 üye. Bu neden önemli? Mayıs ayında, sendikaların ve konfederasyonların üye sayılarının tesbiti yapılacak. Ağustos ayında ise 2018 ve 2019 yıllarında kamu görevlilerinin yararlanacağı mali, sosyal ve özlük haklarının belirleneceği 4. Dönem Toplum Sözleşme süreci başlayacak. Bu süreçte masaya daha güçlü oturabilmek için, üye sayının önemi büyük. Onun için de Memur-Sen’e davet diyoruz.
“Tercihimiz Evet”, 16 Nisan’da yapılacak Anayasa referandumuna ilişkin görüşlerimizi açıklıyoruz. Türkiye’nin değişim ve dönüşüm projelerine ilişkin geçmişte yaptığımız faaliyetlerin bir devamı niteliği bu başlıkta. Memur-Sen kurulduğu günden bugüne vesayetle, oligarşiyle mücadele etmiş bir konfederasyon. Öte yandan, biz, emperyalizme ve uluslararası vesayet sistemine karşı da mücadele veriyoruz. Bu noktada politikalar geliştirip, yeni paydaşlar oluşturuyoruz. Yani, bir model oluşturma derdindeyiz. Emeğe ilişkin, yeni bir tanım, dünyaya ilişkin adil bir dünya tasavvurumuz var. Bu yüzden yeni sürece ilişkin de aktif katkıda bulunmak istiyoruz. Bizim niyetimiz belli. Bir taraftan emek mücadelemizi sürdürürken, bir taraftan da Türkiye’nin bütün toplum katmanlarına dönük çalışmalar yapmamız kaçınılmaz. Demokratik bir ülkenin, özgür bireyleri idealinin paydaşı olarak, her olumlu girişimi destekliyoruz. Yeni Anayasa Reform paketini evvel emirde kendi üyelerimizle paylaşıyoruz. 81 İl ve 100 ilçede toplantı düzenleyeceğiz. Takdir edersiniz ki Türkiye’nin en büyük emek örgütü olarak bizim yaptığımız toplantıların etki alanı çok geniş olacaktır. Üyelerimizle birlikte toplumun değişik kesimlerine ulaşma imkânımız var. Tabi her gittiğimiz ilde diğer sivil toplum kuruluşlarından tutun da, kamu yöneticilerine kadar bir çok muhatapla yeni döneme ilişkin görüş alış verişinde bulunuyoruz. Öte yandan, Anayasa Reform paketine ilişkin broşür, dergi ve kitap başta olmak üzere basılı ve görsel çalışmalar da yaptık, yapıyoruz.
*Yeni Anayasa paketi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Çok şükür ülkemizde, çok büyük aşamalar katedildi. Ama yetmiyor. Daha büyük adımların atılması gerekiyor. Vesayetin tamamen ortadan kaldırılması için 16 Nisan önemli bir tarih. İkincisi, istikrar açısından bir dönüşüme ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz.
Son olarak, 15 Temmuz'da sivil iradeye sahip çıkmak için alanlara indiniz, bugün de vesayetin son bulması için kampanya yürütüyorsunuz. Halkın kampanyaya ilgisi nasıl?
15 Temmuz’da bu aziz millet bir irade koydu ortaya. Daha açık ifadeyle, milletimiz, kanıyla canıyla iradesine sahip çıktı. O gece yaşananları bir hatırlayın. Biz o gece ilk saatlerden itibaren tüm teşkilatlarımızla alanlara indik. Bizim üyelerimizden de dört kişi şehit oldu. Millet dedi ki, benim irademin üstünde hiçbir vesayeti kabul etmiyorum. Bir başka şey daha söyledi. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat’ta darbecilerin oluşturmak istedikleri düzene son veriyorum. O geceyi bu şekilde okumakta fayda var. O yüzden kampanyamıza büyük bir ilgi var. Halkımızın yoğun teveccühü bizi de mutlu ediyor.
