Valilikler açığa aldıkları personelin durumunu netleştirmeli, masumları iade etmelidir
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, valiliklerin açığa aldıkları personelin durumunu netleştirerek, masumları iade etmesi gerektiğini belirterek, “15 Temmuz darbe görünümlü işgal kalkışması sonrası, milletin geleceğini karartma hainliğinde rol alanlar kamudan temizlendi, temizleniyor. Bu arınma devam ederken, suyu bulandırmak isteyenlere karşı dikkatli olunmalı, daha farklı sosyal bedeller ödenmemesi için önlemler alınmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı çeşitli kriterlere göre süreci yönetmeye çalışıp adımlar atarken, Valilikler tüm çağrılarımıza rağmen hiçbir adım atmamakta, açığa aldıkları personeli ilk günkü gibi işlemsiz, cezasız ve iadesiz difrizde bekletmektedir” dedi.
Şükrü Kolukısa, Eğitim-Bir-Sen Malatya 1 No’lu Şube’nin il divan toplantısına ve Elazığ 2 No’lu Şube’nin olağanüstü kongresine katılarak, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Her zaman haktan yana tavır alan, hakikati haykırıp bedel ödeyen bir teşkilat olduklarını ifade eden Kolukısa, “Bizim sendikacılığımız sadece ücreti esas alan bir anlayışa dayanmamaktadır. Biz, maddi imkanlara kavuşmayı refah, emeğin değer bulmasını salah, dünyayı kardeşlik yörüngesinde döndürmeyi de felah olarak görüyoruz” şeklinde konuştu.
15 Temmuz bir anı olarak kalmamalı, bilinç olarak kuşanılmalı
Yeni olaylara ve gelişmelere gebe olan dünyanın ruhunun yeniden mayalandığını kaydeden Kolukısa, “Hepimiz bir eşikteyiz ve geldiğimiz bu aşamada ibre Anadolu’yu, bizim ülkemizi göstermektedir. Bu, sadece bizim gördüğümüz bir perspektif değildir. Dünya mazlumlarının, mağdurlarının ve Müslümanların, gönül coğrafyamızın hissettiği bir gerçeklikten bahsediyorum. Her gün yeni ihanet senaryoları yazılmakta, kuşatmalar için farklı kararlar alınmaktadır. Bütün bunlar 17-25 Aralık ile başlayan olaylar silsilesinin bir halkasıdır. 15 Temmuz darbe görünümlü kanlı işgal kalkışması da bunun en büyük ve en ağır oyunudur. Bu ağır oyunu, milletimiz namlulara karşı göğsünü siper ederek, gazilerimiz vatana sadakatini ispat ederek püskürtmüştür. Bu asil duruşun, bu onurlu mücadelenin magazinleştirilmesine müsaade etmeden, bir bilinç olarak kuşanılması ve geleceğe aktarılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Üniversitelerde sorunların çözümü örgütlülükten geçer
Üniversitelerin, akademik ve idari personelin birçok sorunu bulunduğunu dile getiren Kolukısa, “Üniversite personelinin boğuştuğu sorunların çözümü, örgütlenmeden geçmektedir. Akademik ve idari personel örgütlenerek güçlenecek, güçlendikçe de sorunlarının çözümü kolaylaşacaktır” diye konuştu.
Kolukısa, yükseköğretimin amacını, niteliklerini, temel kurumlarını, kurumların kuruluş ve işleyişlerini, mali yapılarını, yükseköğretime girişleri, akademik, idari özerkliği, denetimi, kalite ve akreditasyon işlemlerini düzenleyen temel kanun niteliğinde bir yükseköğretim kanununun çıkarılmasını istediklerini söyledi.
Hakikat için bedel ödeyen bir teşkilatız
Kuruldukları günden beri özlük ve özgürlük mücadelesi verdiklerini, hakikat için bedel ödeyen bir teşkilat olduklarını belirten Kolukısa, şöyle konuştu: “Bizi, sendikacılığı sadece maddiyata eşitleyen sendikalardan ayıran en büyük ve önemli mihenk işte burasıdır. Bizim sendikacılığımızın bir kapısı insanımızın refahına açılırken, diğer kapısı da bütün bir insanlığın felahına açılır. Diğer sendikalarda refah kapısı vardır fakat felah diye bir karşılık, bir kapı yoktur. Bizim sendikacılığımızın iki kapılı olması en büyük farkımızdır. O yüzden biz adaleti, herkes için teminat bilen bir teşkilatız. O yüzden biz mazluma kol kanat geren bir sendikayız. O yüzden biz Hakkın ikamesi için nefes tüketen bir teşkilatız. O yüzden biz hakikat için çile çekip bedel ödeyenlerin teşkilatıyız. Bizim sendikacılığımız çok boyutlu, çok katmanlıdır. Bütün mazlumlara kol kanat geren, mücadelenin her türlüsü için azığı ve yakıtı olan bir teşkilatız.”
